Saraybosna’da “Tüm Yönleriyle 15 Temmuz Darbe Girişimi” Paneli Gerçekleştirildi

Yazıcı-dostu sürüm

Türkiye Cumhuriyeti Saraybosna Büyükelçiliği himayelerinde 15 Temmuz 2016 darbe girişiminin yıl dönümü münasebetiyle “Tüm Yönleriyle 15 Temmuz Darbe Girişimi“ konulu panel gerçekleştirildi.

Saraybosna Yunus Emre Enstitüsünün katkılarıyla Kültür Sanat Evi’nde gerçekleşen panele, konuşmacı olarak Türkiye Cumhuriyeti Saraybosna Büyükelçisi Haldun Koç, Osmanlı Araştırmaları Merkezi Müdürü Dr. Sedad Bešlija, MÜSİAD Balkan Başkanı Dr. Bilal Kara katıldı. Davetliler arasında Büyükelçilik çalışanları ve ilgili kurum müşavirleri, Türk kurum ve kuruluşlarının başkanları/müdürleri, STK temsilcileri ve çok sayıda davetli yer aldı.

Din Müşaviri Hasan Atlı’nın 15 Temmuz şehitlerine okuduğu dua ile başlayan panelde, FETÖ’nin farklı ülkelerdeki yapılanmalarından da bahsedildi.

15 Temmuz gecesinin Türkiye’nin ve Türk milletinin dik duruşunu simgelediğini ifade eden Büyükelçi Haldun Koç, FETÖ’nün birçok ülkede olduğu gibi Bosna-Hersek’te de yapılanması olduğu, insanların duygularını sömürerek yer edindiğini sözlerine ekledi.

 “15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü”

Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) Balkan Başkanı Dr. Bilal Kara, 15 Temmuz Darbe Girişimi’nin sadece siyasete değil, büyüme trendine giren Türkiye ekonomisine karşı da yapıldığını belirterek, "Bu girişim gerçekleşmedi ve başarısızlıkla sonuçlandı. 15 Temmuz bizim için artık demokrasi ve milli birlik günüdür.” dedi.

Darbenin başarıya ulaşması durumunda Türkiye’nin 1980’ler öncesi bunalım dönemine gireceğini ifade eden Dr. Bilal Kara, 15 Temmuz gecesi Türk milletinin dik duruşu, azim ve kararlılığı ile bertaraf edildiğini vurguladı.

Osmanlı Araştırmaları Merkezi Derneği Başkanı Dr. Sedat Beslija ise paneldeki konuşmasında, Türkiye'nin dünyada adil düzeni isteyen sayılı devletlerden biri olduğunu anlattı.

Demokrasi prensiplerini ileri aşamaya götürmeyi isteyen bir siyasi yapısı olan Türkiye'yi desteklemenin hem Bosna-Hersek'in hem de diğer demokratik ülkelerin en doğal hakkı olduğunu dile getiren Beslija, Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) gibi terör örgütlerinin Balkanlar'da ve diğer coğrafyalardaki ülkelerde tehdit unsuru olduğunu kaydetti.

Beslija, Bosna-Hersek'in hem siyasi hem de dini yapılarının bu konuyu takip ederek, halkı uyanık olmaya davet etmesi gerektiğini sözlerine ekledi.